top of page
Yazarın fotoğrafıOsmanli Naksibendi Hakkani

Herkesin Menzili Yaratıcısına Geri Dönmektir


Yeni biat alan müride Lokman Efendi’nin verdiği sohbet

BismillahirRahmanirRahim

Bu yol, tasavvuf yoludur. Bu yol, tüm dinlerin özünde olan, esas olan yoldur. Ruhumuzun kaynağına gitmek, ruhumuzu ve Yaratıcımızı anlamaktır. Ve tüm dinler içerisinde bu ruhsal anlayışı barındırır. Ama bu ruhsal anlayış, Peygamber Efendimiz Muhammed (sav) ile tamamlanmıştır. Ve onun bu tamamlanmış sünneti ile bizler İsa’nın, Musa’nın, İbrahim’in (as) ve 124.000 Peygamber’in tamamının sünnetini takip ediyoruz. Bunu anlamak bizim için önemli. Bizler onların sünnetini izliyoruz.

Kendini bilmeyen kişi, Rabbini bilemez. O halde Tasavvuf yolu, kendimizi ve Rabbimizi bilmek için bir rehber izlemektir. Bu yolda yavaş yavaş ilerliyoruz inşallah, çünkü herkesin menzili Yaratıcısına geri dönmektir. Tasavvuf Ehli, Ehli Sufi, Ehli Suffa, bunu hayattayken yapıyor. Onlar, ‘Ölmeden önce öl’ sözüne tutunuyorlar. Çünkü herkesin yolculuğu, geriye dönüştür. Bazıları o yolculuğu çabuk, bazılarıysa çok uzun zaman sonra, bazıları kolay, bazılarıysa oldukça zor bir şekilde gerçekleştiriyor.

Bu yol aşk yolu; ama aşk, fedakârlık yoludur. Çünkü aşk o kadar alçaltıldıki her şeye âşık oluyoruz ve en çokta kendimize aşığız. O halde aşkı anlamak için de yanlış türden aşklara son verip ve sadece doğru aşka sahip olmalıyız. Çünkü yanlış aşk veya yanlış şeyler, bizleri yanlış yollara götürür.

Kurban bayramını henüz gecik. En sevgili oğlunu Allah rızası için feda eden, İbrahim (as)’ı hatırlıyoruz. Ama Allah’ın bizim fedakârlığımıza, kurbanımıza ihtiyacı yoktur. O bizden hiçbir kurban talep etmiyor. Allah bizi aşk ile yarattı ve bizi o aşk ile çağırıyor. Bizler, o aşka dönmemizi engelleyecek başka aşklara sahip olduğumuzda, imansız oluruz. Sevdiğimiz her şeyi, sevgiyi yaratan uğruna feda ettiğimizde, O bize her şeyi verecektir.

Bu çelişkilidir. Biz yok olmaya, sıfır olmaya çalıştıkça; aslında sadece Allah var. O Bir olandır. Biz kendimizi daha fazla sıfıra indirgedikçe, Allah Bir’dir; bir, sıfırın yanına gelir. O, bizi 10 yapar. Kişi 10 ise ve daha fazla yok olmaya çalışırsa; ‘Ben 10 olmak istemiyorum. Sıfır olmak istiyorum.’ O zaman Allah, bir sıfır daha koyar, o kişi 100 olur.

Bizim Sufi öğretisini takip eden kimseler olarak amacımız, sadece makamlara ulaşmak ve kendimizi kurtarmak değil. Tüm dünya, tüm yaratım büyük bir değişikliğe doğru gidiyor. Tüm zamanların başlangıcından beri Allah’ın yarattığı binlerce âlem, büyük bir değişikliğe doğru gidiyor. Allah Dostları bunu biliyor ve insanları bu değişime hazırlıyor. Ve bizler Hakk’ın ve iyiliğin tarafında olmak istiyoruz. Bu dünyada çok fazla karanlık, kötülük, zulüm ve adaletsizlik var. Sufi yolunda olan insanlar olarak, bizler adaleti savunuyor ve onu hayatımızda ve çevremizde yapabildiğimiz ölçüde yaşatmaya çalışıyoruz. Aşk ile anlayış ile şefkat ile bunu yapıyoruz. Ancak savunduğumuz Hakikat hususunda çok net olmamız gerekir.

Biz bu yolda yalnız yürümüyoruz. Şimdi seni de bu yola başlatmış olduk, bu yolda seni destekleyecek 40 Büyük Şeyhin var. Şimdi sana Melekler gönderilecek. Bildiğimiz ve bilmediğimiz başka varlıklar da gönderilecek. Kalbini rehberine doğru daha fazla döndürdükçe, daha fazla olumlu enerji alacaksın. ‘Ben kendi ilahlarımdan kurtulamıyorum.’ dediğin müddetçe, karanlık, kurtlar ve şeytan sana saldırmaya başlayacak. Çünkü onlar sende nasıl bir sır uyandırdığımızı biliyorlar. Evliyaların senin içine nasıl bir mücevher koyduğunu görüyorlar. Ve şimdi onu senden çalmaya çalışacaklar. Şeytan kurnazlıkta usta olarak bilinir. Ve Sufizm de kurnaz bir yoldur. Şeytana karşı savaşacağız. Kırmızı renkli, boynuzlu bir adamın bize saldırmasını beklemeyeceğiz. Şeytan, bize çok hoş gelen bir görünümle, çok hoşumuza giden bir yolla karşımıza çıkacak. Şimdi, Sufizm yolunda yürüyorsan, bu yalanların ve bu tuzakların perdeleri arasından geçmeye başlayacaksın. Göstermiş olduğu şeyin arkasında ne var, onun da arkasında ne var, göreceksin.

Kuzu kılığına girmiş kurtlara aldanma. Şimdi tüm dünya bununla dolu... Herkes Evliyaymış gibi konuşuyor, en alçak gönüllü, en sevgi dolu olan onlarmış gibi. Sen kurt kılığına girmiş kuzulara bak. Onlar çok sert görünürler, çok garip konuşurlar, hatta seni belki biraz incitebilirler ama onlar tam bir aşk, sevgi ve şefkatten geliyorlar inşaAllah.

Selamun Aleykum.

Şeyh Lokman Efendi Hz.

Sahibul Sayf Şeyh Abdülkerim el-Kıbrısi el-Rabbani (ks) Halifesi

Osmanlı Dergahı, New York

Muharrem 1 1438

2 Ekim 2016

65 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page